Adalet Tanrıçası'nın Elindeki Terazi ve Gözlerindeki Bağ..

Themis heykeli bir elinde terazi, bir elinde kılıç ve gözleri kapalı bir bayan. Kılıcı, teraziyi ve gözlerinin kapalı olmasını hukukun evrensel ilkelerine dayandırılmakta. Ancak  burada sorulması gereken soru; erkek üstünlüğünün, kabul edildiği bir dönemde, neden hukuk biliminin heykelinin bir bayan olduğu. Çünkü; "Themis", Yunan mitolojisinde Uranüs ve Gaia'nın kızı olan adalet ve düzen tanrıçası da ondan. İlahi adaletin tecessümü. Babaları Zeus olan, Horae ve Moirae'nin annesi. Böyle yazıyor kitaplar, böyle söylüyor konunun uzmanları!

Kendisi öfkeli veya cezalandırıcı değil. Ona yeteri kadar saygı gösterilmediğinde veya adaletsizlik yapıldığında, o sessiz kalmış ve onun yerine Nemesis gerekli karşılığı, cezayı vermiş. "Themis", aynı zamanda kâhin, kehânet gücü varmış, kehânet yeri olan Delphi tapınağını o inşa etmiş.

İlk dönemlerde tam zıddı olduğu Eris ile beraber ve benzer resmedilmiş. Son dönemlerde ve daha sonraki çağlarda ise gözleri bağlı elinde bir terazi ile resmedilmiş. Roma" target="_blank">Roma mitolojisindeki Iustitia (ilahi adaletin tecessümü) "Themis"'in roma mitolojisindeki karşılığı?

Themis, doğada, mevsimlerin, yılların ve sanatların düzenini sağlayan bir Tanrıça üçlüsüyle canlı varlıklar arasında yaşamla ölüm dengesini kuran bir Tanrıça, bir Tanrısal varlık. Themis, yasa, kural. Ama gelip geçici bir yasa değil, Tanrılar dünyasında da insanlar dünyasında da değişmez evrensel ve ölümsüz doğa yasası. Tanrısal yasa, onun karşıtı insansal yasa ise Nomos Nemesis.

Themis, Olympos'ta yaşar, Tanrıların toplantılarına başkanlık eder, Olympos'taki düzeni o korur, Homeros'u da tanır, bilir onu, Hera ile Zeus'la konuştuğunu gösterir İlyada'da, ama çok söz edilmez Themis'ten, efsanesi, öyküsü yoktur, Her yerde her zaman vardır. Ürettiği, tanrısal varlıklarla sürdürür etkisini, bu varlıklar da Tanrılardan daha güçlü oldukları için ehramın tepesinde oturur gibidir Themis. Adı da koymak, yerleştirmek, oturtmak anlamına gelen bir kökten türemiş.

Kısaca belirtmek gerekirse; "Kılıç" adaletin verdiği cezaların caydırıcılığını ve gücünü, "Terazi" adaleti ve bunun dengeli bir şekilde dağıtılmasını simgelemekte. "Kadın" ve "Bakire" olması bağımsızlığı ifade etmekte. Ayrıca kadının gözü bağlı. Bu da tarafsızlığını simgelemekte. Hukukun evrensel ilkelerini simgesel olarak taşıdığı için Themis heykeli adaleti en iyi şekilde ifade etmekte.

Ama onun öbürlerinden farklı olarak başında ya da elinde zeytin dalı ve ya defne çelengi bulunmaz. Adalet perisinin elinde terazi vardır ve gözleri bezle örtülü. Yok mu ya, terazi kefeleri kendiliğinden aynı hizada olacak, peri de nüfuz, servet ve kuvvet sahiplerini görmeden tarafsız kalıp kendi vicdanının sesini dinleyecek.

Keşke hep öyle olsa ve adalet şaşmaz bir terazinin, titremez bir makinenin ürünü olabilse. Ama hayır öyle olmuyor, adalet perilerle tanrıçaların veya terazi gibi alet edevatın çabalarıyla tecelli etmiyor; her şey hukukçu dediğimiz insanların beyninde oluşmakta.

Öyle olduğu içindir ki gerçek hukukçu yetiştirmek, sıradan bir eğitim işi değil yürürlükteki kuralların belleyip körü körüne uygulayacak meslek sahipleri yaratma hedefinin çok derinlerine inecek bir bilgelik işi. Elbet sistemler, yasalar, kurallar öğretilir ama her şeyden daha çok insanı insan eden bir felsefe gerekmekte.

Sanıldığı kadar da güç değildir bu.

Yetim hakkına bile göz dikenlere...

Kul hakkı yiyenlere?

Haksızca hak iddia edenlere...

Onların yüreğine, varsa eğer,

gönül penceresinden seslenmek gerek!

"Sana yapılmasını istemediğini başkasına yapma!" diye

"Keser döner; sap döner, gün gelir, hesap döner!"

Sağlıcakla kalın!

Günleriniz hep aydınlık olsun!

Yüreklerindeki sevgi daim olsun!

Yüreği "Berkehan" Kadar temiz olan tüm insanların!

Kaynak linki http://blog.radikal.com.tr/politika/adalet-tanricasinin-elindeki-terazi-ve-gozlerindeki-bag-17546